Muhammed Mustafa SAV

Muhammed Mustafa SAV

Muhammed Mustafa SAV
Anasayfa e Kitap Hayatı Fotoğraflar Kitaplar Linkler Ses Nükteleri Şiirler Yazılar Ziyaretçi Salavat English
Efendime Mektup

 

Efendim

 

Selma Kar

 

Bizimaile Dergisi

Ekim-2002'den

iktibas idilmiþtir.

Esselatü Vesselamü Aleyke ya Resûlullah!

Esselatü Vesselam Aleyke ya Habiballah!

 

Sevgili Peygamberim! Sana bu mektubu bir Nisan ayýnýn son gününde, ömrümün yarý yýlý geçmiþ, belki de tükenmiþ bir bahar akþamýnda yazýyorum. Yine sana özlem doluyum, yine hasret doluyum, sana duygularýmý nasýl anlatayým bilemiyorum.

Belki de þöyle baþlamalýyým.

Ey güzeller güzeli, Rabbimin sevgilisi! Bu Nisan ayýnýn güzelliði kadar güzel þu parlayan ayýn ýþýðýndan daha parlak, þu mis gibi kokan hanýmellerinden de güzel kokulu. Þu kýrmýzý güllerin güzelliðinden de güzel ve zarafetinden de zarif, ey tüm insanlarýn sevgilisi! Ey Ebubekir'in dostu, Ömer'in yoldaþý, Ali'nin kýlýcý, Osman'ýn hayasý, selam olsun sana!

Sevgili Peygamberim, gönül yoldaþým, sýrdaþým, arkadaþým, sevgilerin en güzeli ile sevdim seni. Seni sevmek ne kadar güzelmiþ, yaþýmýn olgun bir zamanýnda ancak anlayabildim. Seni tanýdýkça sevdim, sevdim, sevdim.

Sana olan özlemimi anlatmak için Asr-ý Saadette yaþayabilseydim, bu sevdayý seninle paylaþabilseydim, yüreðimizi daraltan sýkýntýlarý sana anlatabilseydim. Senin tozun topraðýn olabilseydim Efendim. Sorma bizleri ne olursun, bizler ne haldeyiz, senin býraktýðýn yerlerde ne yazýk ki deðiliz. Senin ümmetin makam, mevki, mal, itibar peþinde. Hiç kimse sormuyor artýk zenginin malý helalden mi haramdan mý? Mevki ve makam sahipleri o yerleri gerçekten hak ediyor mu? Ýnsanlarý aðlatanlar, aðlatmaktan zevk duyar oldu. Fakir fukara ne halde, hiç kimse sormaz oldu. Mevki ve makam sahipleri bulunduklarý yerleri kaybetmemek için, haksýzlýða göz yumuyor.
 

Senin zamanýnda böyle deðildi Efendim.

Ey güzeller güzeli bizleri seyretmektesin. Ümmetinin halini hepsini bilmektesin. Senden dua bekliyoruz Efendim. Medine'nin sýcak meltemleriyle nur ve ýþýk saracak rahmet bulutlarýný gönderiver. Allah'tan gelen her þeye teslimiz, sabýr ediyor ve þükrediyoruz, ama artýk bu sýkýntýlarýmýz bitsin istiyoruz.

Diyeceksin belki de, sizler bunlarý hak ediyorsunuz. Benim sünnetime Rabbimin emrine karþý geliyorsunuz. Beni gerçek anlamda sevmiyorsunuz.

 

Hayýr Efendim. Gerçekten seni çok seviyoruz, baktýðýmýz her yerde seni görmeye çalýþmaktayýz, ama belki de bizler nefislerimizin kurbanýyýz. Bir çiçeðe senin gibi bakmayý bilmediðimiz için, topraðýn yeþermesini, aðacýn yeþillenmesini, bir ananýn çocuðunu sevmesinden ibret almayý bilmediðimiz için böyleyiz. Ýþte onun için belki de Asr-ý Saadette yaþamak istiyoruz. Senin teslimiyetini görmek þükrü eda ediþini seyretmek, seninle ayný mekaný paylaþmak ve ayný havayý solumak için istiyoruz.
Belki de sana þöyle seslenmek istiyoruz.

Ey Sevgililer Sevgilisi nerdesin?
Gel artýk yüzyýllar geçti aradan
Bir dua iklimiyle gel ne olur
Bir rahmet deniziyle gel ne olur
Sil bütün kanayan yaralarý
Aydýnlat yeniden bütün dünyamýzý
Iþýk saçarak nur saçarak gel
Gel de ey güzeller güzeli
Nasýl gelirsen gel
 

Efendim, altý sene önce Hacda çok güzel duygular yaþadým. Medine'nin mis kokuyordu havasý, meleklerin miski amberdi kokusu. Adým adým yaþadým, ama dayanamadým. Senin soluduðun havayý solumak, senin gezdiðin toprakta gezmek, Uhud Daðýný seyretmek, Hamza'nýn þehit oluþunu hayal etmek öyle güzeldi ki, Rabbim tekrarýný nasip etsin inþaallah.
 

Ya Nebi! Sana olan özlem hiç bitmiyor, dinmiyor. Rabbimin yarattýðý her þeyde, Onun azametini görmeye, senin "Ümmetim, ümmetim" diye sesleniþini duymaya çalýþýyoruz. Senin yolundan belki de tam olarak gidemiyoruz, ama senden þefaat bekliyoruz. Bir gün gelip bu dünyadaki görevimiz bittiðinde bizi gerçek alemde kucaklamaný bekliyoruz. Sana selam olsun ey Sevgililer Sevgilisi. Kalbimiz yanarak özlemimiz bir kat daha artarak yalvarýyoruz Rabbimize. Bizi sana layýk ümmet etsin. Layýk etsin ki ebedi alemde ebediyen seninle olalým.

Þimdilik hoþçakal Efendim.