Mescid-i Aksâ ağlarken Miraç'ı kutlamak
Bugün Gazetesi - 10.Ağustos.2007
Biz bu akşam Miraç Gecesi'ni kutlarken Miraç'ın birinci basamağı olan ve Peygamberimizin bütün Peygamberleriyle ruhlarıyla buluştuğu ve onlara iki rekat namaz kıldırdığı Mescid-i Aksâ'dan iyice uzak düştük.
"Aksâ", "çok uzak" anlamına geliyor ki, Müslümanlar Mescid- i Aksâ'dan uzaklaştı, Mescid-i Aksâ da Müslümanlardan uzak kaldı, küstü, darıldı; daha açıkçası küstürdük, yaban ellere terk ettik. Neredeyse ne gündemimizde yer alıyor ne de sohbet ve tartışma konumuzun arasına giriyor.
Mescid-i Haramı ve Mescid-i Nebevi'yi ziyaret eder gibi, Mescid-i Aksâ'yı da istediğiniz zaman gidip ziyaret etmekten bile mahrumsunuz. Bir fırsatını bulup da gitseniz dahi, bir camiye girer gibi rahat bir şekilde girme imkanı bulamazsınız. Kapıda silâhlı iki İsrail askeri sizi karşılar. Önce Müslüman olup olmadığınızı sorgular. Tam emin olmazsa bir Fatiha okutur, düzgün okursanız size kapıyı açar, yoksa geri çevirir.
Son 6-7 senedir çıkan olaylar sonucu kapılar büyük ölçüde Filistinlilere, yerli Müslüman halka ve diğer ülkelerden gelen Müslümanlara da kapalı duruyordu. 1999-2000 yıllarında değişik tarihlerde gruplar halinde 8 defa Kudüs'ü, Mescid-i Aksâ'yı ziyaret etmek nasip oldu. 2000'nin Miraç Gecesi'ni Mescid-i Aksâ'da ihya etmiştik. Ama ancak yatsı namazına kadar izin vermişlerdi. Yatsı namazını kılar kılmaz da mescidi terk etmek zorunda kalmıştık.
***
Mescid-i Aksâ 144 dönümlük bir Harem-i Şerif alanından ibarettir. Değişik yerlerinde büyüklü küçüklü 10 kadar mescid vardır. Bugün Mescid-i Aksâ olarak bilinen ve beş vakit namazın kılındığı Mescid, Emeviler tarafından yapılan Mesciddir. Ama hemen onun altından yer alan ve Hazret-i Süleyman Aleyhisselamın yaptırdığı Mescid-i Kadim olarak bilinen büyükçe bir yeraltı mescidi daha vardır. Yine bu Mescid'in solunda bulunan ve yaklaşık 30-40 bin kadar cemaat alan, bugün Mervâni Mescidi olarak isimlendirilen bir yer altı mescidi daha bulunmaktadır. Bu büyük mescidlerden başka Peygamberimizin miraca çıkarken Burak'ı bağladığı rivayet edilen Burak Mescidi adında küçük bir mescid daha vardır ki, bu mescidin dış duvarını Yahudiler Ağlama Duvarı olarak adlandırırlar ve âyinlerini orada yaparlar.
***
Harem-i Şerif'in alanında sekizgen biçiminde altın kubbeli, mavi çini kaplamalı ve resimlerde Mescid-i Aksâ olarak gösterilen bir mescid daha vardır ki, buna yanlışlıkla Hazret-i Ömer Camii de denir ki, asıl adı Kubbetü's- Sahrâ'dır. Kubbetü's-Sahrâ, Sahra Kubbesi, Sahra Camii anlamlarına gelir ki, asıl özelliği doğrudan miraçla alakalı olmasıdır. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm miraca çıkarken bu kubbenin altında bulunan ve Hacer-i Muallak olan bu büyük kaya parçasının üzerinden göklere yükselmiştir. Ve yine rivayetlere göre bu taş da Peygamberimizle birlikte yükselmek isteyince, Peygamberimiz durmasını emreder ve mübarek taş bir süre havada askıda durur, daha sonra yere iner. Bugün bu muallak taşının altı 12 basamakla inilen 60-70 kişilik bir mesciddir. İslam tarihi boyunca ve Kudüs'ün 400 sene tam bir sulh-sükûnet içinde kaldığı Osmanlı idaresi süresince bu Muallak Taşı ve Mescid-i Aksâ vazgeçilmez bir ziyaret mahalli olarak kullanılmıştır. Hacca giderken önce burası ziyaret edilirdi. 1917'de İngilizler'in işgali sonrası İngilizler'in Amerikalılar'a devretmesi, Amerikalılar'ın da İsrail'e teslim etmesi sonucu, Küdus ve Mescid-i Aksâ Müslümanlardan ve İslam dünyasından koparıldı, uzun yıllar savaş bölgesi olarak kaldı ve nihayet Mescid-i Aksâ'nın da içinde yer aldığı Batı Kudüs olarak bilinen şehrin tarihi kısmı bütünüyle İsrail'in işgali altına girdi.
Bu konulardaki daha geniş bilgiyi Kudüs ve Mescid- i Aksâ (Nesil) adlı kitabımıza havale ederken, bu mübarek Miraç Gecesi'nde Rabbimizden niyazımız, Miracın ilk basamağı olan Mescid-i Aksâ'nın işgalden kurtulması ve bütün Müslümanların sahiplenmesidir.
Yazar Mehmet Paksu'nun sitemizdeki Yazıları |
Yazar Mehmet Paksu'nun sitemizdeki Kitapları |
|
Yazar Mehmet Paksu'nun sitemizdeki Yazıları |
Yazar Mehmet Paksu'nun sitemizdeki Kitapları |
|